DİLEK TAŞI
Ateş böcekleri karanlığın içinde uçuşuyor,
Yanıp sönen bir fener gibi,
Sonra bir bir sönüyorlar,
Gökten yıldızlar düşüyor gibi.
Havuzun içinde Japon balıkları cirit atıyor,
Lotus çiçekleri açmış güneş gibi parlıyor,
Sanki içinden hayat fışkırıyor gibi.
Tam ortada ise bir dilek taşı.
Taşlar atılıyor, dilekler tutuluyor,
Sevgililer birbirlerini sınıyor,
Ne dilek tuttuğunu soruyor,
Uyuşmazsa küsülüyor.
Kiraz ağaçları çiçeklerini döküyor,
Hafiften çiseleyen yağmur,
Şemsiyeme değiyor,
Ateş böcekleri yok artık,
Gecenin karanlığı iyice çöküyor,
Dilek taşı artık görünmüyor,
Dilekler de uyuşmuyor,
Sevgililer de bir daha buluşmuyor.
Dilekler olmazsa dilek taşı olur mu?
Dilek taşında dilek tutanlar unutulur mu?
Ey dilek taşı;
Ayrılanları buluştur,
Sevenleri kavuştur.
Dilekler olmazsa dilek taşı olur mu?
Dilek taşında dilek tutanlar unutulur mu?
Ey dilek taşı;
Ayrılanları buluştur,
Sevenleri kavuştur.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder