HÜSMEN AGA TÜYAP'A MI GİDİYORMUŞ?, SKEÇ

HÜSMEN AGA TÜYAP’A MI GİDİYORMUŞ?

İstanbul’a çok uzaklarda oturan Hüsmen Aga, torunlarının Televizyondan duyup gördüğü TÜYAP’a gidip onlara imzalı kitap alacağına söz verir. Yola çıkar çıkmaz köylüsü Ahmet’e rastlar.

- Te be eyyy Hüsmen Aga nereye gidesin be ya.

- Tüyaba giderim be Amedim.

- Tüyabda nedir be ya?

- Torunlaaa televezyonda görmüşle, imzalı kitap verirlemiş, İstanboldaymış, çok istedile be ya.

- Nasıl gitçen sen oraya be ya. Çok uzak orası.

- Te burdan şoseden gitçem be ya. Azcıkın yürürüm asfalta çıkarım. Bir el sallarım bir otobosa binerin. Şıppadanak köprüdeyin. Köprüyü geçiverince hoppadanak İstanbol.

- Heeeyyyt be Hüsmen Agam be. Hoppadanak şıppadanak nasıl gidersin öyle be ya. Biz şincik nerdeyiz?

- Paşala köyünde.

- Biz paşala köyündeyiz, şoseden asfalta çıkmak için Sultanla köyüne ordan da kirezliyaylaya varcez. Te bi aşşağa bakçez ki kuşbakışı kasabayı görcez. Öyle mi?

- Heee öleeee.

- Bu kaç saat çeke, bilive bakalım?

- Ne bileyin ben be Amedim be ya. Ben yılda bi kere kasabaya inerim. Bizimki öldükten kere hiç gitmem gari.

- Sabah çıksan akşamına anca kasabaya varırsın. Arabaya binersen belkim bi kaç saat süreee.

- Ne yapem ben şimdi Amedim be ya. Bizim Merve Torunun çocukları Süleyman’la Seba’ya söz verdin.

- Bubaları da Beşiktaşlı olan damat değilmi bu. Belli oleri be ya. hahaha

- Bırak şinci Süleyman Seba'yı. Ne edivercez sen onu söylee.

- Şincik bizim gelinin kardeşinin kocasının abisi bi kırtaseye dükkanı açmış. Hayırlı olsun deyiveren diyom ben de. Ondan iki tene resimli roman alıveriz olur bite be yav. Bi daşlan iki kuş vurcez.

- Yaşşa lan Amedim sen. Peki nerde bu dükkan beyav.

- Kasabada. Şincik bi posta gelcek ona biniveririz. İki saata ordayız. Hadi şoseye kadan bi yürüyüveren gari Hüsmen Aga.

- Yürüyüveren bakalım. Tee İstanbol nere biz nere yav. Demek kine gitmeye kalksak gidemeycemiz bi yerdeymiş bu.

- Çok uzak Hüsmen Aga. Bizim zeytincilerin olayını bilirsin sen. Ateş Amet, Teyyare Kamil, Fırıldak Osman hani zeytinleri satıp da zeytin tüccarının peşine takıldıladı da İstanbola gittile  de cascavlak geri döndüledi bilmezmisin be ya.

- Hee hatırlayıveriyom. Ne gördünüz dedikdi de yanıp sönen ışıkladan başka şey hatırlamoyoz deyoladı. Bi de içirmiş bunları, sabahına cascavlak ortada kalmışla be ya. Hayatında içki görmemiş bunla be ya. Nasıl içmişle ki hiçbişey hatırlamayola yav. Fırıldak hala hatırlamayon diyo, karısı Topalak Cemileden ne çekiyo şimdi yav. Hayatı söndü adamın bee.

- Yaa Hüsmen aga. Sen şincik kimseye haber vemeden böyle yerlere gitmeye kalkma, halimallah sen kompile gidiverin gari.

- Ne diyon Amedim sen yav. Bizimki beni mi çağırıyo ne. Nerde kaldı bu posta yav.

20 KASIM 2018                         HASAN K.