SESSİZ
İZLEYİCİ GÖZÜYLE
Muğlak Sessizlik şiirimdeki gibi bir hava var.
106 bölümlük dizi az değil. Herkes yorgun, argın. Türkçe alt yazı izliyorlar
belki ama iki üç satır yazmaya gönülleri el vermiyor. Neden? Bittiiiii. Neyin
yorumunu yapalım artık gibi bir şey. Şöyle düşünüyorlar muhtemelen;
Zaten bu muhterem herkes adına yapıyor.
Maşallah sayfayı kaplamış. Her yer Hasan'dan
geçilmiyor. Sanki My Only One yöneticisi, sahibi. Paramı alıyor ne? Bir de
üstüne reklam yapıyor. Az sonraaa veya yeni dizimiz filan, böyle şeylerle ilgi
mi çekiyor? Var bir şeyler ama ne? Ben kesinlikle menfaati olduğunu düşünüyorum.
Yoksa bir insan bu kadar şeyi niye yapsın ki.
Mesela bunu bir dergi veya dizi/film tanıtım
sitelerinde, ya da magazinlerinde yapsa çok kazanır herhalde. Buradan az da
olsa bir şeyler alıyor gibi. Ben öyle anladım. Artık bilemiyorum. Ben gördüğümün
yalancısıyım.
Mesela niye “Babel” dizisinde yapmıyor bunları.
Ya da “Legal Hihgh”da filan, HIT dizilerden birinde, “Touch Your Heart”te. O
diziyi çok sevdiğini ve birkaç bölüm çok övdüğünü filan duymuştum. Ben olsam
ona yatırım yapardım. Hem de seyirci sayısı çok fazla. Bunu bizim gibi üç beş
kişi izliyor. Yanlış yer seçmiş. Böyle giderse kovulur bu adam. Yazık. Çok da
yazıyordu yav. Hiç üşenmeden, bir de şiirler, skeçler, sanki onun Bloku. Biz de
mecbur okuyucuları. Kaç kere şikayet edeyim dedim de sonra herhalde bu kadar
taviz varsa onların adamıdır, bulaşmayayım dedim. Tahminim kesin öyle. Ama iyi
saklıyor kendini. Birkaç da yanına insan bulmuş, bunu fişekliyorlar ha bire.
Yazdıkları da bir şeye benzese bari. Tırışkadan nağmeler. Kendi çalıyor, kendi
oynuyor. Ben şimdiye kadar hiç katılmadım. Zaten bir tahmin yapıyor, yarısı boş.
Şimdiye kadar bir kere mi ne tutturmuş. Bir de iyi izleyiciyim, üç kere
izliyorum. Beş kere yorumluyorum. İçine girdim, senaristi tanıdım, anladım,
yönetmeni tavladım filan diyor. Gülüyorum yahu.
Madem bu kadar iç içesin bari senaryoyu sen yaz
dedim. Demez olaydım, adam bir yaz, bir yaz. Durduramadık. İki üç dizi
senaryosu yazmıştır şimdiye kadar. Bir daha mı dedim tövbe. Durup dururken
başıma iş alıyordum az kalsın. Neyse, dizi bitti de kurtulduk.
Yani demem o ki, benim sessizliğimin nedeni bu.
Şimdi bir ses versem hemen atlar. O yüzden sessizliğimi koruyorum. Aman siz de
koruyun. Bu adam “Muğlak Sessizlik” demiş ama bence “Derin Sessizlik”.
Kuzuların Sessizliği gibi bir şey. Ne demekse. Yani aman diyeyim çıt çıkarmayın.
Sakın ola yorum filan yapmayın, tıklamayın da. Uyandırmayın...
Ne diyeyim sessiz izleyicilere. Herkesin
düşüncesi kendine ama sessiz bile olsa düşünceye saygı duyuyorum.
19 MART 2019 HASAN K.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder