DİZİ
SEYREDERKEN BİZ
Evin reisi
Hasan emmi hem dizi seyrediyor, hem de çekirdeğini çıtlatıyormuş. Canı bir de çay çekmez mi???
- Hanıııımmm
nerde kaldı çaylar kız.
- Eninin
körünü iç. Zıkkım içecise...
- Azcık zıkkım
atiim diyon yani, eyi olur, zıkkımlı çay, deneyelim bakalım.
- Lan sen elin
Korelisini izliycen diye ben sana çay mı demlermişim, Yok çay may. Az yede kendine bir hizmetçi tut.
Yerde de bir çekirdek kırıntısı göreyim sen seyret o zaman Koreyi Moreyi.
- Hımmm. Bak
oğlum Hüsam, ben askerdeykene Başçavuşum dediy ki bana, “oğlum bir çay kap gel
bakim Komutanına”. Ben de “emredersin Komutanım” dedim. “Hemen bir çay kapıp
getireceğim.”(emir tekrarı) Koştum gittim. Çayını getirdim. Başçavuşum “Teşekkür
ederim. Berhudar ol evladım” dedi. “inşallah ileride evlendiğinde sana da karın,
çocukların çay getirsin, iyi günlerde içersin” dediydi. Şimdi böyle ne güzel atışırkene bunlar aklıme geldi. Hey gidi
günler heyy be. Çakır Başçavuşum kulakların çınlasın, ellerinden öperim gari.
Hanım da çayımızı getiriyor sağolsun. Bakma öyle dediğine naz yapıyo. Kaç yaşına
geldi hala aynı naz. Hep aynı. Bayılıyom sen böyle deyince yav.

- Haahahaaa bu
kadana kadan deyon yani. Vallahi senin bu nazından buğuzundan çok hoşlanıyom
hanım yav. Bir kere daha de bakam. Neren ağrıyomuş bakim senin.
- FesuphanAllah,
adam yaşlandıkça huyu değişti bunun. Deyom kine çay may yok. Git kavede iç. Bi
güzel zıkkımlan. Bu Kore şeyleni seyrede seyrede sana bi haller oldu adam. Senin
fareyi(Mouse) bizim kediye bi ısıttırıverem diyom. Bulduramasın Korelileri
Morelilileri ...
- Böyleyken
böyle diyon yani…
- He öyle
deyom.
- O zaman iş
başa düştü. Bi çay koyem bakem. Aha o da ne? Sen hamur yoğuruyon?
- Heee. Yarın
arkadeşle gelcek. Tombele oyneycez. Saboş boş dürmeyen bir iki pasta börek
neyin yapıve dedile.
- Hooorrrkkk.
Ne? Hani senin elin ayağın tutmeyo idi. Bi çay bilem koyameyo idin. Saboş
kim???

- Ya ne
Sabuhası ne kazı len. Düpedüz yalan söyleyon, bir de beni takmeyon.
- Hiçte bilem.
Sen yattığın yerden Korelile seyretçen deyi ben keyfimi mi bozem. Biz arkadeşle
ilen tombele oyneycez, parasıylan, hem çok kazencem. Yani menfaat efendi
menfaat. Senin üç kuruş ocağın altını tutuşturmeye yetmeyo len.
- Kod adı
Sabuha heee. Yuhh. Sabayat’ın nesi kötüymüş. Senin arkadeşlen sankim isimleri
artiz ismi de bi seninki kalmıştı. Ayıp ayıp.
- ???

- Bir kart 10
lira.
- Yani?
- Yani her
tombala yapışta 50 Lira kazencez.
- Pekeyi
parayı nerden buleyon?
- Sen vercen
imdi. Yarın kaveye giderkene isteyecedim.
- Len tombele
oyneycez ver 50 lira dedinmiydi sen bene.
- Yooo. Gün
yapeyoz sıraylan deyom.
- Kız Sabayat
baltayı sürekli taşa vuruyon biliyon mu? Yaptığın bu irezilliklelen kocanı
kandırıyon, nereye kadan? Kod adı Sabuha? Bu ne len?
- Tombele
oyneyom desem vermeyon. Ne yapem ben de öyle deyon. Herkeş kod adı kulleneyo.
Mesela bizim Meryem kendine Meri dedirtiyo, Hafize de Felek dedirtiyor.
- FesuphanAllah
bu ne ya. Bak Sabayat. Kumar len bu. Ben bi çay içeyon üç saat muhabbet edeyon
arkadeşlelen. Bi çay bi lira bizim kavede. Okey oynesek dört kişi yine ortak
vereyoz, birer lira ikişer lira düşüyo adam başına. Yancıla olursa arteyo yani.
Ayağını yorganına göre uzatçen. Çay bahçasına, gazinoya gitsek 5 lira 10 lira
çay parası vercen. Ben de gitmeyon, sen de gitmeyon. Hüsam da gitmeyo.
- Yalan ilen
tombele oyneyenoz. Daha az para koyun daha fazla oyneyin. Maksat beraber
oynamak değel mi? Kumere çevirtmişiniz len siz bunu.
- Sen öyle
deyon ya. Para bahane len. Biz de kendimize bir hava vereyoz. Tımtıkış
evlede azcıkın have ateyoz birbirimize, sen kazandın ben kazandım deyoz.
Bağırıyoz len. İçimizi dışımıze çıkerıyoz. Kod adıylan seslenince de kim kime
ne deyo anleyemeyola komşula. Dedikodu da neyin yapameyola. En fazla Sabuha
Feleğe çüşş dedi deyo. Kim bunle bilmeyon. Anleyon sen onu?

- Koreden mi?
Len elin Korelisinin ne işi vamış bizim kasabada. Altı üstü bi pırtlak yer. Tombele
bilirlemi len onla. Kaveye mi götürcen yoksam onları. Burda gezcek görcek yer
mi va len. Kim gelirmiş ordan buraya eski Nafia Müdürü Hasan Efendiyi görmeye.
En yüksek derecattan emekli, ama en alt derecattan maaş aleyo. Koreyi
seyredeyo, neymiş bubası Kore Gazisiymiş, öldü gitti len.
- Çok
konuşeyon Sabayat. Ben Kore Gazisi bubamlan gurur duyeyon bi kerem. Nafia deyil
Bayındırlık olcek. İsmi sonradan böyle değiştirivedile, çok dürüstlük
gerektiren bir makamdı. Hayırlısıylan uzuuuun senele alnımızın hakkıylan yaptık
geçti gitti. Müdürüyetin derecatı neyse onu aldık. Şükür bu günlemize.

- Tamam
Sabayat. Kod adı Sabuha. O konulara girme. Başıma ağrıla gireyo. Al şu 50
lirayı çeneni kapat. Ne yapasan yap. Ben kaveye gideyon. Senlen uzun süre
görüşmeyelim. Çekirdekle de yerlere dökülüvemişle, yanlışlıklan elimi
değdirivedim, misafirle gelmeden deyon bi temizleyive bakem. Bu da benden sana
sitayiş olsun.
- Len ne
sitayişi. Öyle bilinmedik şeyle söyleme. Şincik sen bana sitem ettin herhal.
Bak misafirle neyin gelmeyeydi ben sana gösterirdin anyayı konyayı emme. Neyse
50 liranın da hatrı va. Yoksam sen görürdün Sabuhayı.
Böyle yani. Biz
dizi seyrederkene çok eğleniyoruz çooook…
NOT : Gerçeklerle
ilgisi yoktur. Tamamen hayal ürünüdür.
04 NİSAN
2019 HASAN K.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder