1 Ocak 2019 Salı

NE YENİ YILMIŞ, PEHHH!!!, SKEÇ


NE YENİ YILMIŞ, PEHHH!!!

- Lan Toranaga Yeni Yıla girdik mi şimdi lan?
- Girdik abi işte 2019’dayız.
- Eeeee niye ben hiçbir şey farketmedim?
- Neyi farkedicen abi. Biri bitti biri başladı işte.
- Oğlum bütün bir ay boyunca hazırlıklar yapıldı. Havai fişekler,  ne bileyim yanar döner ışıklar falan, yeni içi giyimler alındı, çam süsleyenler de var, bacadan hediyeler filan…Bütün dükkanlar şık şıkırdım annadın mı.
- Tamam abi işte yılbaşında bunları patlattılar, hediyeleri de açtılar dağıttılar abi.
- Peki bizim niye haberimiz yok?
- Abi duymadın mı TAKSİM tarafından bir havai fişek atıldı.
- Kim atmış. Biz nerdeyiz annadın mı?  Beylikdüzünde. Silivri de, Altıntepsi de, Bayrampaşa’da filan, Tuzlada da yeğenim var. Nasıl görcez  biz bunları. Peki Ataşehirdeki arkadaşların haberi varmı?
- Abi ben ne bileyim yav. Sanki yılbaşı Noelcisi benim. Yani Noel Babayım yani. Ben anlamam abi böyle şeylerden. Ben de sen gibiyim. Ne gördüysek o.
- Bak Toranaga üç maymunu oynuyorsun. Görmedim, duymadım, bilmiyorum. Oğlum hayatta mısın sen?
- Hayattayım abi burdayım.
- Peki eski yıl nereye gitti, yeni yıl nerde?
- Abi farzı muhal yani. Bu bir takvim,  bir saat anlarsan. Biri biter biri başlar öyledir yani.
- Bizim için öyledir di mi? Şimdi madem yılbaşı bizim burda niye yok. Bu ışıklı yanar döner şeyler nereye gitti. Bizim niye yeni iç giyimlerimiz yok da hep aynı giyiniyoz? Ağacımız nerde? Hediyeler Kargoda mı? Ne zaman gelecek? Dükkanlar açık mı?
- Ya abicim sen de ahret sualleri soruyon ya. Yılbaşı görünmeyen bir şey sayın abim. Biz göremiyoruz, hızlıca geçti. Sen soluduğun havayı görüyon mu abi?
- Hee görüyom. Boğazımdan geçerken serinlik veriyor.
- Bu da geçerken vıızzzt diye geçti gitti abicim sen duymamışsın, senin yanar dönerleri kapatmışlar çünkü elektrik borcunu ödememişsin, yeni iç giyimin yok, çünkü alcak paran yok, ağacın yok, çünkü yakında orman yok abi olsa kesecektik. Ki keserken kesin yakalanırdık. Biz de şans da yok. İyi ki piyango alcak paramız yok. Olsaydı kesin bize çıkmazdı. Hediyeler filan, abi bize kim hediye alır Allahını seversen ya. Bütün tanıdıklar kelek, senden benden beter, kahveye gidiyoz bizi gören kalkıyor. Çay ısmarlatcaz diye, ne dükkanı, ne hediyesi sayın abim, sen bi kendine baksana yav.
- İçim karardı be Toranaga. Biz neymişiz be. Bir sevenimiz bile yok. Bir dikili ağacımız, kedimiz bile yok, kaçtı nankör kedi, bize kol kanat gerecek dayımız bile yok be. Aşevi açık mıdır bu saatte? Birden karnım acıktı yav.
- Abi şimdi yılbaşı her yer kapalı, akşam yediklerine say. Sabahı bekle, yeni yılda yeni yemekler bizi bekler, rüyanda gör abi. Karnını doyurursun, biraz da bizim Karabaşa da ayırırsın sevabına.
- Lan biz doyduk da Karabaşın eksikti. Kedi Sarman nasıl kaçtı. Bu da sadık hayvan bizlen takılıyo, git oğlum zengin bi kapı bul lan. Hiç aklı yok lan bu hayvanın. Lan, bizim gibi açlarla dolaşıyo, aç hayvanları bile açlar doyuruyor yav. Memleketin çivisi çıkmış annadın mı? Nerde lan bu hediye dağıtanlar bari hayvanlara birer dilim dağıtsaydınız ya yav.? Karabaşa verirlerken biz de otlanırdık annadın mı?  Şşşt lan Noel nerdeysen bir ses ver lan. Açlar kahvesindeyiz. Yeni yılmış pehhhh!!!!
- Üzülme be abi. Herşeyde bir hayır vardır.
- Öyle yapıyoz zaten. Hayrına aç hayvanla aç aç takılıyoz. Bu yeni yıl da yemek saatlerini yenilemiyorlar mı Lan Toranaga?
- Niye yenilesinler abi. Saatler ileri -geri alınmadı ki. Sadece yeni yıla girdik.
- Yani yeni yılın bir yeniliği olmuyo mu yav? Çok acıktım yav. Yani sabah altıdaki kahvaltıyı şimdi verseler mesela? Karabaş bilem bana bakıyor yav. Öyle yapsalar iyi olur gibilerinden. Kuyruğunu sallıyor bak.
- Yahu abicim taktın sen de bu yeni yıla. Yeni yıl dedikleri eski yıldan kalanları devredenler için iyi bir yıl sayın abim. Adam zengindi yine zengin, adam fakir yine fakir, adam aç yine aç. Hasta yine hasta, usta yine usta. Bunlara çözüm olmuyor. Sen içindekileri söyleyemiyorsun ya birikiyor birikiyor hiçbir şekilde söyleyemiyorsun. Yine aynı şey. Değişen bir şey yok. Yeni yılda da söyleyemiyorsun. Yeni yılda da yemek aynı saatte yani.
- Amma uzattın ha. Benim içimdekiler ne alaka yav. Ulan bu yeni yıl dedikleri yeni bir şey değilmiş aslında, eskinin devamıymış,  üfürükten teyyareymiş yav. Ben de bir şey zannetmiştim. Çok şey bekledim.  Yapılanlara, görünenlere aldandım yav. Bana bunlar uğramadı. Her şey eskisi gibi yani. Yeni bir şey de görmedim de. Havai fişek bilem TAKSİM’de patlamış, o bile uğramadı yav.
- Ha şunu bileydin. Sen şimdi bir yeni yıl uykusu çek sayın abim. Bu varsayılanları hayal et. Ye iç, çamı kes süsle, Noel’den hediye al, giyimini sıfırla felan, aylık banyonu yap, yanar döner ışıklarını da aç. Havai fişeğini de bi güzel patlat abicim. Ohhhhh. Misss gibi.
- Lan Toranaga iyi geldi be. Yavaş yavaş gevşedim ben bi güzel. Midemin gurultusu ile Karabaşın horultusu birbirine karıştı, yumuşak tüyleri bana kaz tüyü yorganımı hatırlattı. Maşınga sobamız gürül gürül yanarken, üstünde de güğüm kaynarken, rahmetli anamın patlattığı mısırlar, pişirdiği kestaneler aklıma geldi. Ne kestaneydi be. Üzüldüm. Gözlerim ıslanıyor Toranaga. Karabaş yağmur yağıyor sandı galiba. Bi şey etsen.
- Tamam abi. İyi uykular, yeni yılın kutlu olsun yine de. Belki bir şeyler değişir. Allah büyüktür. Bizi de görür inşallah.
- İnşallah Toranaga, şimdiden bir lokantadan içeri girdim bile, yarım ekmek içi döner dedim. Adam uzatır uzatmaz kaptım, kaçtım, yarısını da kaçarken Karabaşa attım ki, yakalanırsam o çaldı diycem. Hahahaha. İyiymiş be.
- Horrrr…, zzzzzzzz. ,Gurul gurul…
(Resimde görüldüğü gibi Karabaş, yarım ekmek, içinde dönerleri yok, yakalandı maalesef)

01 OCAK 2019                  HASAN K.






 







 

























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder